CIA ve MİT hangi istihbarat örgütünün daha iyi olduğu konusunda bahse girmişler. Kurallar belirlenmiş. ormana bir zürafa salınacak, saklanması için iki gün süre verilecek, bu sürenin sonunda zürafayı en kısa sürede bulup yakalayan taraf bahsi kazanmış olacak.
Zürafa ormana bırakılır, iki gün sonra önce CİA ajanları aramaya başlar. Uydu fotoğrafları, termal kameralar, ormandaki ajanlar vs. vs. derken iki saat içinde zürafa elleri kolları bağlı, paketlenerek getirilir.
Sıra MİT'e gelmiştir. Zürafa tekrar ormana bırakılır, iki gün sonra MİT ajanları aramaya başlarlar. Bir saat geçer, iki saat geçer, beş saat geçer ses yok. Bir gün olur, gene ses yok. İkinci günün sonunda karga tulumba vaziyette ağzı gözü patlamış, kafası kolu kırılmış, her tarafı mosmor bir fil jürinin karşısına getirilir.
'İşte zürafayı yakaladık' der MİT ajanı. Jüri şaşırır. 'Bunun neresi zürafa yahu! Basbayağı fil bu' der. Fil bunu duyar duymaz ağlamaya başlar ve 'Abi ne alakası var, ne fili! Anam avradım olsun zürafayım ben' der...